Teksas, Austin'deki McLellan Laboratuvarındaki araştırmacılar, SARSCOV-2 virüsünün yüzeyinde bulunan "spike proteinlerine" saldırmak için lama antikorlarını kullanıyor. SPIKE PROTEİN NEDİR VE NE İŞE YARAR? Spike (diken-duyarga) protein, bir korona virüsün yüzeyinde bulunan bir proteindir.
Görevi, virüsü, bir konak hücrenin üzerindeki bir reseptöre bağlamaktır. Bağlandıktan sonra, virüsün zarını konak hücre zarı ile birleştirir. Böylece virüs, hücrenin içine girip çoğalma işlemine başlayabilir. Spike proteini, virüsün hücrelerimize girmek için kullandığı ana mekanizmadır. Bu nedenle, spike proteini düzgün bir şekilde çalışmazsa, virüs nötralize edilir ve bulaşıcılığını kaybeder
NEDEN LAMALARA ODAKLANDINIZ?
Devegiller; develer, lamalar, alpakalar ve diğer birkaç hayvanı içeren bir ailedir. Bu aile, nano antikorlar olarak adlandırılan küçük antikorlar (bağışıklık sistemi tarafından zararlı proteinler ve virüslerle savaşmak için üretilen proteinler) üretiyor.
Devegillerin antikorlar, bedenimizin ürettiği geleneksel antikorların boyutunun yaklaşık yarısı kadardır ve bu küçük boyuttan dolayı, daha kararlıdırlar ve daha büyük antikorların bağlanamayacağı küçük ceplere bağlanabilirler. Bu yüzden lama antikorları korona virüslerin spike proteinlerine bağlanabiliyor.
İLK ÖNCE BAŞKA BİR KORONA VIİRÜS, SARS-COV-1 ÜZERİNDE ÇALIŞIYORDUNUZ...
Çalışmalarımıza 2016'da, şimdiki salgından çok önce başladık. Bir lamayı MERS (Orta Doğu Solunum Sendromu) korona virüs ve SARS-CoV-1 koron virüsüne karşı bağışık hale getirmeyi başardık. Şu andaki salgın ortaya çıktığında, biz de tam olarak bu araştırmanın sonuçlarını yazıyorduk. Bu yüzden Çin Hastalık Kontrolü ve Önleme Merkezi tarafından açıklanan SARSCoV-2 genom dizisine baktık ve onu SARSCOV-1 spike proteinin dizisiyle karşılaştırdık. Araştırmamıza dayanarak, lama antikorunun bağlanacağı bölgenin iki virüs arasında benzer olacağını biliyorduk. Bu yüzden antikorumuzun SARS-CoV-2 spike proteine bağlanmasını test etmek için de zaman ayırdık. Oldukça yüksek bir yakınlıkla bağlandığını gördük. Daha sonra bu antikorun SARS-CoV-2 enfeksiyonunu önlediğini göstermek için hücre kültüründe bazı çalışmalar yaptık.
Ayrıca laboratuvarımız, SARSCoV-2 spike proteininin atomik yapısını açıkladı, bunu da Şubat ayı başında Science dergisinde yayınladık. Bu nedenle, bu reaktiflerin hepsine (kimyasal reaksiyonda başka bir maddeye etki eden bir madde) zaten sahiptik ve antikorumuz da hazırdı. Bağlanmayı test etmemiz kaçınılmazdı. "Antikor tedavisinin en büyük avantajlarında biri zaten enfekte olmuş kişilere uygulayabilmeniz”
KLİNİK ÖNCESİ TESTLERE BAŞLADINIZ MI?
Evet, başladık. Bu araştırmayı Belçika'daki Ghent Üniversitesinden bazı araştırmacılarla ortaklaşa gerçekleştiriyoruz. Onlar, hamsterlarla klinik öncesi çalışmalara başlamışlardı.
NE TÜR BİR GELİŞME GÖSTERMİŞLERDİ?
Hayvanların canlı virüslerle enfekte edilmesi işleminde, güvenlik ile ilgili çok fazla zorluk var. Ama hamsterlarla olabildiğince çabuk çalışıyorlar. Her şey yolunda giderse, sonunda insanlara geçebilmemiz için insan olmayan primatlarla çalışmaları organize edecekler.
EN İYİ DURUMDA, ÖNÜMÜZDE NE KADAR BİR ZAMAN VAR?
İnsanlara uygulanacak onaylanmış bir ürün elde edene kadar yaklaşık bir yıl geçeceğini düşünüyoruz
BU ANTİKORLAR İNSAN HASTALARA NASIL VERİLECEK?
Geleneksel diğer ilaç tedavisine çok benzer bir şekilde, enjeksiyonla. Gerçekten, aşılamanın aksine, antikor tedavisinin en büyük avantajlarından biri zaten enfekte olmuş kişilere uygulayabilmeniz ve hastalıkla hızla savaşmaya başlayıp, semptomların şiddetini azaltması potansiyelinin olması.
ANTİKOR TEDAVİSİ İLE AŞININ ARASINDA NE FARK VAR?
Aşının etkili olabilmesi için, hastalığa maruz kalmadan yaklaşık iki ay önce yapılması gerekli. Bu, insan bağışıklık sistemini, bir patojen (zararlı mikroorganizma) ile rahatsız ediyor ve kendi antikorlarını üretmesine ve ileride enfeksiyonla mücadele edebilmesine imkan veriyor. Ne yazık ki, bu yöntem, daha önce enfekte olduysanız bir işe yaramaz. Bu durumda, enfekte olmuş kişilerin iyileşmelerine yardımcı olmak için bir antikor tedavisine ihtiyacınız var.
BU TEDAVİ, ÖNLEYİCİ BİR ÖNLEM OLARAK DA KULLANILABİLİR Mİ?
Evet, sağlık çalışanları gibi insanlara bu ilacı uygulayabilir ve daha sonra hastaları tedavi ederken enfeksiyona karşı duyarlılıklarını azaltabilir veya hastalığı önleyebiliriz.
DR. DANIEL MACARTHUR Daniel gnomAD Projesi'nin bilimsel lideridir ve Nüfus Genomikleri Merkezi, Gorvan Tibbi Araştırma Enstitüsü ve Murdoch Çocuk Araştırmalan Enstitüsü direktörüdür. Bu röportaj BBC Science Focus editörü Joson Goodyer tarafından gerçekleştirildi.
Comments